Uluslararası danışmanlık, kontrol ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst & Young), tüketici eserleri ve perakende dalına yönelik “Üretken yapay zekânın (GenAI) perakende ve tüketici eserleri şirketlerinin çalışma hallerini ve tüketicilerle münasebetlerini nasıl değiştirdiği” konusundaki yayınını yayımladı.
Yayına nazaran, kesimde üretken yapay zekâya yönelik kullanım alanları süratle artarken, bir yandan da yapay zekâ tüketicilerin ömrünü ve alışveriş yapma biçimlerini her geçen gün daha fazla etkiliyor. Üretken yapay zekânın yakın gelecekte kesimde geniş bir yer kaplaması, çeşitli iş süreçlerine ve uygulamalara entegre olması bekleniyor.
EY’ın üretken yapay zekânın (GenAI) perakende ve tüketici eserleri dalı üzerine tesirlerini ele alan yayınında, GenAI kullanımıyla şirketlerin ve tüketicilerin arasında oluşacak ortak noktalar ortaya koyuluyor. Öncelikle, pazarlama kampanyalarında ve tüketici tecrübelerini parlaklikseverleştirmek maksadıyla e-ticaret platformlarındaki sohbet robotlarında kullanılan GenAI, şirketler tarafından idare ve risk mevzularının bariz olduğu alanlarda esas ihtiyaçları karşılamak için de kullanılmaya başlandı. Lakin, tüketiciler üzerinde davranış değişikliğine yol yoksullukan bu teknoloji, perakende ve tüketici eserleri şirketlerini değişime ve tazeliğe yönlendiriyor.
Birden çok alana entegre edilebilen GenAI’ın, pilot uygulamalarla birlikte potansiyel yararları artıyor
Yapay zekâ tabanlı EY Strategy Edge platformu, 2020 ile 2023 yılları ortasında tüketici kesimi pazarında, 8 milyar doların üzerinde yatırıma tekabül eden 277’den fazla yapay zekâ ile ilgili muahedenin tespit edildiğini gösteriyor. Yayına nazaran, GenAI’ın gerçek gücü, şirketlerin kurumsal dönüşümlerinde kolayçelaştırıcı olarak kullanıldığında ortaya çıkacak. Bu tarafıyla GenAI, müşterilere ve çalışanlara birebir anda birden fazla alanda bedel yaratabilecek ilklikçi tecrübeler sunulmasına yardımcı olacak.
Liderler, GenAI uygulamalarını bir risk-ödül paradoksu olarak görüyor
Liderler, GenAI uygulamalarının dönüştürücü gücünün ve somut fırsatlarının olduğu konusunda hemfikir lakin paha iyiak için risk alınması gerektiğini düşünüyor. Bu paradoksu farkında olmak için tüketici şirketlerinin, uygulama ve idare stratejilerini eş vakitli ve birbirine bağlı olarak düşünmesi gerekiyor. GenAI ar acıkmışlarının nerede ve nasıl konumlandırılacağı ve kullanılabileceği konusunda dengeli ve uyarlanabilir bir idare çerçevesi geliştirilerek bedel sağlanabilir.
Bu fazlasıylaltuda, yapay zekâ stratejisini daima olarak incelemek değerli bir adım olarak ortaya çıkıyor. Ortak tazeelere dayalı bir idare yapısının kurulması ve daima olarak geliştirilmesi, tüketici şirketlerinin riski en aza indirmelerine imkân tanıyor.
GenAI, tüketiciyle bağlantıları değiştirecek son davranışları ortaya çıkaracak
GenAI’ın iş dünyasındakiyeniuçları çarçabuk görülebilirken, yapay zekânın tüketici davranışları ve tüketicilerin şirketlerle etkileşimi üzerindeki tesiri çok daha derin olabilir.
Gelecekte, temel satın alma kararlarının yapay zekâ tarafından yönetileceği ve tüketicilerin, kendi yapay zekâ ar acıkmışları aracılığıyla markalarla etkileşime gireceği öngörülüyor. Markalar tüketicinin güveneceği yapay zekâ dayanaklı uygulamalara nazaran uyarlanmış GenAI ar sabah öğünütan ölmelarını geliştirdikçe, D2C üzere iş modellerinin, AI2AI’a dönüşmesi bekleniyor. Burada ilerlemelı olmak için; eser, fiyat ve hizmette yüksek seviyede ferdileştirme ve müşteri segmentasyonunda geniş demografik gruplamalar yerine ferdi tüketiciler yahut hane halkı seviyesinde öngörüler pürüzsüzak markalar için daha değerli olacak. Ele alınması gereken bir öbür husus ise hayatını düzgünleştirmek için yapay zekâyı kullanmaktan etkin olarak k acıkmışınan bir tüketici kitlesinin bulunması ihtimali. Bu tüketici kitlesi, fizikî tecrübeleri benimsemeyi ve kendi seçimlerini yapmayı tercih ederek, mümkün olan her yerde dijital etkileşimden kopmaya çalışabilir. Bu kitleye hizmet ede haberdar olmak ismine fizikî temas noktaları aracılığıyla inanç oluşturmak için mevcutta uygulanan atık gerçek ve duyusal deneyimlerininküçükam etmesi değer taşıyor.
Bu sebeple, insani dokunuşların bulunduğu ve tüketici soğukluklımını mümkün kılan GenAI ar iştahlılarını oluşturarak gerçek dünya tecrübesi sunan perakendeciler rekabet avantajı sağlayabilir. GenAI aracılığıyla tüketici aşinalığı ve iştiraki oluşturan, teknolojiyi hayat üsluplarına daha fazla entegre eden ve yapay zekâ vasıtasıyla etkileşimi ve kişiselleştirmeyi sonden şekillendirmeye başlayan markalar, gelecekte çok daha kolossal avantaj elde edebilir. Markalar, tüketicilerle kurulan dijital ilişk kusursuz değiştirmek için bir plan oluşturulmalı, etkileşim kurma biçimini en son olarak şekillendirmeli ve tüketiciye yönelik yapay zekâ teknolojisi keşfetmelidir. Verilen iletiler, medya kullanımı, eser ve hizmet sunumları farklı tüketici ihtiy acıkmışlarına nazaran kişiselleştirilerek yapay zekâ tahlilleriyle yepyeniden tanımlanmalıdır.
EY Türkiye Tüketici Eserleri ve Perakende Sektörl Lideri ve Denetim Bölümü Şirket Ortağı Kaan Birdal, “Tüketiciler GenAI’ı eser ortaya çıkarmak, sohbet robotlarından yararlanmak için kullanırken gelecekte hayatlarını daha da rahatlaştıran bir tahlil olarak benimseyecek. Bu nedenle şirketlerin tüketicilerin gelecekte yapay zekâyı nasıl ve nerelerde kullanacağını şimdiden değerlendirmesi ve buna nazaran senaryolar oluşturması gerekiyor. Öte yandan şirketler risk ve ödül paradoksunu ülkü kıymetlendirmeli ve kendisiniyeterli konumlandırılmalı. Şirketlerin yapay zekâyı benimsemesi, tüketici davranışlarını da kıymetli ölçüde değiştirecek. Bu nedenle tüketici eserleri ve perakende şirketlerinin, yapay zekâ konusundaki stratejilerini her iştahlııdan değerlendirmesi ve en fazla paha katacak halde uygulamaya alması gerekiyor” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
