Günümüzde herkesin ‘daha zayıf olmalıyım’ niyetine sahip olduğunu belirten uzmanlar kilo kaybı için başvurulan yolların Anoreksiya Nevroza’ya dönüşebileceğine dikkat çekiyor. Anoreksiya Nevroza’da zayıflama suratının başlangıçta sakin olduğuna ve giderek arttığına değinen Prof. Dr. Hüsnü Erkmen, “Başlangıçta diyet üzere görünebilir ancak ne yazık ki modernu çok tatsız bir biçimde gelir.” ihtarında bulundu.
Prof. Dr. Hüsnü Erkmen: “Yaşamı kısaltan bir hastalıktır. Aşikâr bir tanıyı geçtikten ilkra bir mevt olmasa bile beden her türlü hastalığa açık hale gelir.”
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Erkmen bilhassa genç bayanlar ortasında sıkça görülen anoreksiya hastalığı ile ilgili bilgi verdi.
‘Spor yapayım kalori kaybedeyim’ diye düşünenler psikiyatri uzmanına başvurmalı
Günümüzde herkesin ‘daha zayıf olmalıyım’ niyetine sahip olduğunu lisana getiren Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Erkmen, her mahallede, her sokakta, küçük kentlerde bile spor salonları olduğuna dikkat çekerek, “Buraya giden zayıflamak için gidiyor, ‘spor yapayım kalori kaybedeyim’ diye düşünüyor. Bu türlü bir durumda olan birisi varsa, çok fazla vakit geçirmeden bir psikiyatri uzmanına başvurmaları uygun olur.” ikazında bulundu.
Basit işlerde bile başlangıçta işi bitirmenin çok daha kolayken vakit geçtikçe daha karışık olduğuna değinen Prof. Dr. Hüsnü Erkmen “Atalarımız söylemiş ağ gereksinim yaşken eğilir. Bir fidanı herkes eğebilir, kolossal ağ muhtaç olduğu vakit kimse eğemez. Bunun için çok vakit kaybetmemek gerekir. Aklınıza gelen her türlü tıbbi olayda vakit kaybetmemek gerekir. Bir an önce doktora başvurmak gerekir.” dedi.
Dişler düşmeye, s iştahlılar dökülmeye başlar…
Anoreksiyanın ekseriyetle huzursuz aile ortamında büyüyen bireylerde daha fazla göründüğünü tabir eden Prof. Dr. Hüsnü Erkmen, anoreksiyaya sahip bireylerin kendilerini hoş bulmalarının temelinde psikiyatrik meseleler olabildiğine işaret etti. Birtakım bayanların kalçalarını ve göğüslerini yok ederek kadınlık istikametlerini reddetmeye çalıştıklarını, kimilerinin da ‘ne kadar zayıf o kadar harika’ algısını ön plana taşıdıklarını belirten Erkmen, “Sonuç olarak bu beyindeki bir ekip aksamalardan ortaya çıkan bir zayıflamadır. sadelikçe bir insanın diyet yapıp kilo vermesinden çok daha ileri bir şeydir. Her kilo verdiğinde anoreksik olduğunu zannetmemek demektir. Hatta bazen güçlü kusmaya bağlı olarak bir sebeple diş tabibine giderse, diş tabipleri dişlerinin art kısımlarının aşınmış olduğunu fark ederler. Kusarken çıkarılan asit dişleri tahrip eder ve bir müddet tazera dişler dökülmeye başlar. muhakkak bir hoşluk ortaya çıkmaz. Tersine olabildiğince olumsuz bir tablo ortaya çıkar. Güzel beslenemedikleri için s kahvaltı sofrasıtan ölmelar dökülebilir.” biçiminde konuştu.
Özellikle 30 kilonun altına düşenler önemli tehlike altında
Anoreksiya Nevroza’da zayıflama suratının başlangıçta yavaş olduğuna ve giderek arttığına değinen Prof. Dr. Hüsnü Erkmen, bunun nedeninin de hiçbir halde besin almayıp, aldıklarında da kusarak çıkarma, ishalle çıkarma veyayeterli spor yapma üzere hareketler olduğunu söyledi.
“Bu hastaların çok değişik olan tarafı da her türlü besinin ne kadar kalori vereceği hakkında çok önemli bilgileri vardır.” diyen Erkmen, kelamlarına şöylebüyükam etti:
“Onlar bir ekmek, bir tabak et k iştahlı kalori bilirler. Münasebetiyle da ona dikkat ederekakşam yemeği yemeye başlarlar. Başlangıçta diyet üzere görünebilir lakin ne yazık ki modernu çok tatsız bir formda gelir. İşin berbat olan tarafı da herkes bunun nahoş bir zayıflık olduğunu fark eder. Hastalar ise ‘daha şişmanım biraz daha kilo vermem gerekiyor’ üzere kendilerinin daha şişman olduğunu argüman bile ediyor olabilirler. Fakat ne yazık ki iş çirkinye gidiyor manasına gelir. Bilhassa 30 kilonun altına düşerse önemli tehlike vardır. Hastaneye yatırmak gerekir. Tahminen zorla besleme metotları uygulanabilir.”
Önce kişi hastalığını kabul etmeli
Tedavi mühleti ve muvaffakiyet oranının hastadan hastaya değişiklik gösterdiğini aktaran Prof. Dr. Hüsnü Erkmen, “Çokkirli hastalığa tutulmuş bir insan ameliyat olur bir bakarsın bir şey olmadan şık bir formda yaşar ya da çok sadelik bir hastalıktan ötürü da ölebilir. Genel tıptan bahsediyoruz. Anoreksiyada da gibisi bir durum kelam konusu. Dereceleri vardır. Mantıklı ölçüde zayıfladıktan yepyenira ‘bu işin tadı kaçtı ben burada durayım’ diyenler de var, tazeuna kadar gidenler de var. florauz kilonun altına düşmüş, çocuk sakinlığında neredeyse ancak hala akşam öğünü yememeye, kusmaya yahut diğer şeyler yapmaya çalışabilir. Ömrü kısaltan bir hastalıktır. Aşikâr bir tanıyı geçtikten sonra bir vefat olmasa bile beden her türlü hastalığa açık hale gelir. Öteki türlü bir hastalığa tutulabilir.” biçiminde konuştu.
Tedavide atılımyıtemizak içinse kişinin hastalığı kabul etmesi ve tedavi için erken başvurması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Hüsnü Erkmen, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Bir, iki yıldır devam eden bir şey halinde gelinirse ve hasta ülkü ahenk sağlarsa tedaviye parlaklikseverleşir. Lakin şayet vilayet acıkmışlarını kullanmaz ve kilo vermek için tıpkı davranışlarına muazzamam ederse bu iş çirkinyeyeterli masraf ne yazık ki.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
